Sindirim sistemi kanseri, mide ve bağırsakları etkileyen ciddi bir sağlık sorunudur. Tükettiğimiz gıdalar mideye geçer ve burada sindirilir. Sindirilen gıdalar, yaklaşık iki saat sonra yarı sıvı ve sindirilmiş halde duodenuma ilerler. Buradan besinler ince bağırsağa geçer ve vücut tarafından emilir. Atıklar ise kalın bağırsağa taşınır. Bağırsağın kolon bölümünde su emilir ve atık maddeler katılaşarak dışarı atılır. Sindirim sistemi birçok organı kapsar, bu nedenle birkaç kanser türünü ayrı ayrı incelemek gereklidir. Şimdi sindirim sistemi kanserlerini inceleyelim.

Mide, sindirimin önemli bir bölümünü üstlenir. Diyaframın altında yer alır ve üst kısmı yemek borusuna, alt kısmı ise ince bağırsağa bağlıdır. Midenin mukoza zarında bazı nedenlerden dolayı tümörler oluşabilir. Kötü huylu olan bu tümörler mide kanserine yol açar. Mide kanseri genellikle midenin küçük kenarında gelişir.

Mide kanserinin teşhisinde en etkili yöntem endoskopidir. Mide grafisi ile tümörler görülebilir, ancak kesin sonuç için mikroskobik inceleme şarttır.

Mide kanserinin tedavisinde genellikle ameliyat tercih edilir. Ameliyatla tüm mide çıkarılır. Sadece tek bir tümörün alınması genellikle yeterli olmaz. Ameliyat sonrası ışın tedavisi ve ilaç tedavisi uygulanır. Bu tedaviler kanserin yeniden ortaya çıkmasını engellemeyi amaçlar.

Kalın bağırsak kanseri, sindirim sistemi kanserleri arasında önemli bir yer tutar. Kalın bağırsağın uzun bölümünde çıkan kansere kolon kanseri, son kısmında çıkan kansere ise rektum kanseri denir. Kalın bağırsak tümörlerinin çoğu kötü huyludur.

Kalın bağırsak kanserinin tedavisinde en yaygın yöntem tümör ve lenf bezlerinin çıkarılmasıdır. Doktor, hastada rektum ve kolonun sağlıklı parçalarını tekrar birleştirir. Bazı durumlarda kalın bağırsak, kısa süreli veya kalıcı olarak karın derisine dikilebilir.

Ameliyattan sonra hastaya: